23 Mayıs 2012 Çarşamba

BABAMIN GÖZLERİ KEDİ GÖZLERİ(Dad’s Eyes Are Cat Eyes)

Bugün ne yapacağımı bilemeden evde dolandım durdum. Erkenden kalkmış, kahvaltı yapmış, internette oyalanmış, yatak çarşaflarını bile değiştirmiştim. Biraz gidip eşime bulaştım, kedi gibi sokuldum. Sonra da sehpanın üzerinde bir kaç haftadır beni bekleyen kitaba iliştim. Yine bir Sevim Ak kitabı:) Ne yapayım Sevim Ak'ın sözcükleri, renkleri ve yarattığı dünya içinde kaybolup gitmeyi çok seviyorum. Kelimeler usulca düşüyor kaleminden sanki kar taneleri gibi. Ardından sıcacık sarıyor beni cümleleri ve kadim son elbette kitabı bitirmeden bırakamıyorum.
Bu defa okuduğum kitap 'BABAMIN GÖZLERİ KEDİ GÖZLERİ' oldu.
'Bir baba nasıl kaybolur? Kaybolursa nasıl bulunur? Gazetelere ilan mı verilir?'
diye soruyor Ayçiçeği. Bazen büyükleri anlamak gerçekten zor olsa gerek. Bir şeyler yaparlar, üzülürler, sevinirler, acı çekerler... Ama çocuklara açıklama yapmazlar. Oysa bir çocuk üzüldüğünde, sevindiğinde, acı çektiğinde her şeyi bilmek isterler. Anlatmak çok mu zordur? ya da anlatmayınca çocuk fark etmeyecek midir? Hele de insanın babası kaybolsa bunu anlamaz mı? Elbette anlar. Hem de çok özler. Ayçiçeği de babasının kaybolmasından sonra günlük yazmaya başlıyor. Biz de Ayçiçeği'nin yaşadıklarını günlüğünden öğreniyoruz.
Şimdi ben de kendi günlüklerimi hatırlıyorum. Benim babam kaybolmamıştı ama günlük yazmayı pek severdim. Neler yazmazdım ki günlüğüme:) Şimdi düşününce pek özel şeyler hatırlıyorum. Sonra da günlüklerimin hazin sonunu. Hepsi yakılmak suretiyle yok edildiler. Ne de olsa çok özellerdi :)
Her neyse kitaptan çıkıp benim günlüklerime gittik. Gelelim Ayçiçeği'nin kedi gözlü babasına. Bu baba da çok özel, öyle diğer babalara pek benzemiyor. Her yerden ıvır zıvırları çıkan; kitaplık, sandalye, radyo, çamaşır makinesi hatta yağmurluk yapabilen bir baba. Sonradan anlaşılır babanın hobi sahibi olması ve hobilerin önemi.
Daha çok şey var elbette kitapta eşyalar, eşyaların önemi ve kişilikleri, hayvan sevgisi...
Kısacası çok özel bir günlükten taşan açılan rengarenk bir dünya...
HAMİŞ: Ben de sandalye yapmak istiyorum gökyüzüne kanatlanan ve duvarları boyamak istiyorum dalga dalga...:)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder