Bir süre ara verdikten sonra Tübitak'tan çıkan 'Ayak İzlerinin Esrarı' ile yeniden merhaba demek istiyorum. Tatildi, soğuktu, kardı derken kitapları epey boşlamış oldum.
Sözü uzatmadan kitaba getireyim. Özellikle macera seven çocukların yine severek okuyabileceği bir kitap 'Ayak İzlerinin Esrarı' . Ailesi fosilbilimci olan Fenton New York şehrinde yaşıyor ve sık sık da müzeye gitmeye hakimdir ta ki bir gün annesine Hindistanda yapılacak bir kazı çalışması için teklif gelene kadar. Bunun ardından Fenton annesini Hindistan'a yolcu ederken, kendisini ve babasını da küçük bir kasaba olan Morgan'da bulur. Elbette öykü burada başlıyor. Büyüyünce ünlü bir dinozor olmayı isteyen Fenton babası ve kazı ekibinin bulduğu ayak izlerinin hangi dinozora ait olduğunun peşine düşer. Bu işte de yanlız değildir. Yeni tanıştığı arkadaşı Willy de onunla beraberdir.
Kitabı elbette ilgi çekici olduğu için seçtim. Dinozorların geneli hakkkında fazla bilgi içermese de 'Tenontosaurus'un arka ayağında dört parmak olduğunu hafızamıza kazıyor.
Bu arada annenin bir çocuğun hayatındaki önemi de sayfaların arasında ışıldıyor. Özellikle Fenton'un odasndaki dağınıklığın yanında bir de her gün sandviç yemek de oldukça can sıkıcıdır. Elbette anne demek yanlızca bunlar değil, bir çocuğun ilgisiz kalmaması gerektiği de göze çarpan ayrıntılar arasında.
Tüm bunlar dışında şehir yaşamı ile kırsal arasındaki fark ve şehir insanının doğadan nasıl uzaklaşarak bilgisayara gömülebileceğinin de ipuçlarını görebiliyoruz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder