Can yayınlarından çıkan 'Gökyüzünden Gelen Pasta' yı gördüğümde ağzım sulanmadı desem yalan olacak. Kitabı düşünür düşünmez hayal dünyamın çarkları bir anda dönmeye başladı. Şöyle üstü meyve kaplı arası bol krokanlı bol katmanlı kocamman bir pasta gökyüzünden iniverse dünyaya:) Her halde biz büyükler 'acaba bu da nesi?' diye düşünürken çocuklar çoktan tadına bakmış olurlardı.
1970 Andersen ödüllü İtalyan yazar Gianni Rodari'nin yazdığı bu kitapta da aynen böyle oluyor. Elbette hayal dünyasını zorlayan, tam da yaşanan zaman içine kocaman pembe bir baloncuk sığdırıvermiş hissi uyandıran bu kitabı çok sevdim ben. Arka kapak yazısı da iştah kabartıcı doğrusu. Orada da söylediği gibi polis memuru Meletti'nin çocukları Paolo ve Rita mahallelerine gizemli bir şekilde inen bu kocaman pastayı yemeye karar veriyorlar ama içerde onları bir sürpriz beklemekte.
Bu arada büyükler yani komutanlar, profesörler,generaller de pastanın peşindedir fakat bir farkla; onlar pastanın Marslılar tarafından gönderildiğine inandıkları için pastayı yok etmeye kararlıdırlar. Hepsi bu kadar da değil elbette:)
Kitapta çokça dikkat çeken göndermeler pinokyodan külkedisine masallara gönderme yapılırken insanoğlunun icat ettiği en korkunç bombalardan biri olan atom bombasına da değinilmiş. Elbette atom bombası koskocaman bir pastaya dönüşüverirse işte gelmiş geçmiş en büyük icat olurdu herhalde:)
Can yayınlarından çıkan kitap Eren Cendey tarafından çevrilmiş, Sedat Girgin tarafından da resimlenmiş. Doğrusu resimleme konusunda pek ileri gidebildiğimizi maalesef söyleyemeyeceğim. Umarım daha iyileri de gelecektir
Telaş telaş hayattan kaçırdıklarım... Sandığa saklamak istediklerim... Benden artıp bana kalanlar... Kısacası anneliğim, hobilerim, kitaplarım, hobilerim, dokunduklarım, dokunmaya niyet ettiklerim...
26 Şubat 2012 Pazar
Gökyüzünden Gelen Pasta
Etiketler:
9+,
Can,
çocuk,
çocuk edebiyatı,
Gianni Rodari,
kitap
21 Şubat 2012 Salı
Ayak İzlerinin Esrarı
Bir süre ara verdikten sonra Tübitak'tan çıkan 'Ayak İzlerinin Esrarı' ile yeniden merhaba demek istiyorum. Tatildi, soğuktu, kardı derken kitapları epey boşlamış oldum.
Sözü uzatmadan kitaba getireyim. Özellikle macera seven çocukların yine severek okuyabileceği bir kitap 'Ayak İzlerinin Esrarı' . Ailesi fosilbilimci olan Fenton New York şehrinde yaşıyor ve sık sık da müzeye gitmeye hakimdir ta ki bir gün annesine Hindistanda yapılacak bir kazı çalışması için teklif gelene kadar. Bunun ardından Fenton annesini Hindistan'a yolcu ederken, kendisini ve babasını da küçük bir kasaba olan Morgan'da bulur. Elbette öykü burada başlıyor. Büyüyünce ünlü bir dinozor olmayı isteyen Fenton babası ve kazı ekibinin bulduğu ayak izlerinin hangi dinozora ait olduğunun peşine düşer. Bu işte de yanlız değildir. Yeni tanıştığı arkadaşı Willy de onunla beraberdir.
Kitabı elbette ilgi çekici olduğu için seçtim. Dinozorların geneli hakkkında fazla bilgi içermese de 'Tenontosaurus'un arka ayağında dört parmak olduğunu hafızamıza kazıyor.
Bu arada annenin bir çocuğun hayatındaki önemi de sayfaların arasında ışıldıyor. Özellikle Fenton'un odasndaki dağınıklığın yanında bir de her gün sandviç yemek de oldukça can sıkıcıdır. Elbette anne demek yanlızca bunlar değil, bir çocuğun ilgisiz kalmaması gerektiği de göze çarpan ayrıntılar arasında.
Tüm bunlar dışında şehir yaşamı ile kırsal arasındaki fark ve şehir insanının doğadan nasıl uzaklaşarak bilgisayara gömülebileceğinin de ipuçlarını görebiliyoruz.
Etiketler:
12+,
B B Calhoun,
çocuk,
çocuk edebiyatı,
edebiyat,
kitap,
okul,
Tübitak
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)