İSTANBUL'U ÇALIYORLAR

Bir gün Süleymaniye Cami'nin kubbesi bir anda ortadan yok olsa neler olur? Neler olmaz ki elbette:) Derken Galata Köprüsü sonra Yerebatan Sarnıcı... Neler neler olur hem de. İstanbul'u çalanlar bir çete elbette. Üstelik tarihi eser kaçakçılığı yapan bir çete. Bu çetenin de peşinde Ömer Hepçözer ve yardımcısı dedektif bir de Mahmut komiser var.

 Heyecanlı bir polisiye çocuk kitabı olmuş elbette. Polisiye büyüklerin olduğu kadar çocukların da hakkı. Özellikle de klasik çocuk kitaplarından hoşlanmayan çocuklar için farklı bir seçim değil. Önemli olan çocuk yaşta okuma alışkanlığı kazanmak.
  Kitabın içinde her ne kadar zaman zaman yapaylığa düşülse de tatmin edici olacağından şüphem yok. Resimlemeler de daha iyi yapılsaydı çok daha ilgi çekici olabilirdi.

GILGAMIŞ DESTANI

Günümüzden binlerce yıl önce yazılan Gılgamış destanının önemi azımsanamaz nitelikte. Gençlerin ve çocukların destanla, Sümerlerle, mitolojiyle, Gılgamış'la tanışmaları için Bilgin Adalı'nın YKY'den çıkan kitabı iyi bir başlangıç olacaktır. Akıcı dili ve güncel sözcüklerle yazılmış olması bakımından daha önce Gılgamış'ı okumayanlar için de bir başlangıç olabilir.

Ayrıca süslemeler ve resimler de mitolojiye renk katmış.

Binlerce yıllık bir destanın konusunu eminim herkes biliyordur fakat yine de kısaca anlatmak istiyorum. Lugalbanda ve Tanrıça Ninsuna'nın oğlu Gılgamış'ın maceraları anlatılıyor. Gılgamış'ın dostu Enkidu da bu maceralarda ona eşlik ediyor. Enkidu'nun ölümünden sonra ölümsüzlüğü aramaya başlayan dörtte üçü tanrı, dörtte biri insan olan Gılgamış büyük tufandan kurtularak ölümsüzlüğü bulan Utnapiştim'i aramaya başlar. Binbir zorlukla Utanapiştim'e ulaşır ve ondan gençlik otunun yerini öğrenir. Gençlik otunu bulmasına rağmen onu bir yılana kaptırır. Böylece ülkesi olan Uruk'a elleri boş döner. Fakat bunca çabadan sonra öğrenmiştir artık gerçek ölümsüzlük dünyada bırakacağı kendi adıdır.

EYVAH KİTAP !

-Hadi odana git de kitap oku.
-Yazın okunacak kitap listesi...
-Klasiklerden oku.
-Yaşına uygun kitapları oku.
...
derken cevap: EYVAH KİTAP!

Mine Soysal 40 binden fazla çocukla yaptığı kitap üzerine görüşmelerden esinlenerek oluşturmuş kitabı günışığı kitaplığındaki kitap tanıtımında. Ben de epeydir bu kitabı okumak istiyordum sonunda başardım. Kitabı bitirdikten sonra da bu kitabı okumakta ne kadar geciktiğimi düşündüm.

Aslında çocuklara yönelik olan kitap bence tam da velilerin ve öğretmenlerin okuması gereken bir kitap. Sakın yanlış anlaşılmasın benim öğrencilerim çok da severek okudu fakat çocukların gözünden onlara kitapları sevdirmek daha da önemlisi okutmak için canla başla çalışan büyükleri görmek hem çok eğlenceli hem de utandırıcı daha da doğrusu düşündürücü.

Bazen hep veliler hem de öğretmenler çocuklara bu muhteşem dünyanın kapılarını açalım derken onları kitaplardan uzaklaştırıyor daha da kötüsü kitaplardan nefret ettiriyoruz. Bazılarına seçme özgürlüğü tanımayarak, bazılarına ise zorla kitap okutarak. Soysal'ın öykülerinden birinde bir baba kızıyordu şiir kitabı zorla okutulmaz diye. Şimdi bakıyorum da sadece şiir değil hiç bir kitap zorla okutulamaz ve sevdirilemez. Öyle ki teknoloji çağı çocuklarına zor kullansanız ne yazar öyle çok kitap özeti olan site var ki ruhunuz duymaz.

Neyse söylenecek söz bitmez ben şimdi tanıdığım tüm büyüklere okutmaya çalışıyorum kitabı. Çocuğuna, öğrencisine, kardeşine, yeğenine...:) kitap okutmaya çalışan tüm büyükler önce siz 'EYVAH KİTAP' ı okuyun sonra da kitap okutturun (!)